İtalya yazı serisinde sona doğru yaklaşırken, sıra en çok keyif aldığım, en eğlenceli kısma geldi.
Pisa Kulesi, Katedral ve Vaftizhane'nin de içinde bulunduğu alana Piazza Dei Miracoli (Mucizeler Meydanı) adı veriliyor. Nedeni, oldukça yumuşak bir zeminde, sadece 2 metrelik temel ile yüzyıllardır yıkılmadan eğik bir şekilde duran Pisa Kulesi.
San Gimignano
Gözlerimizin önünde pişen, mantarlı - enginarlı, ömrümde yediğim en güzel ve en ince pizza Ricca Pizza'da idi.
2006 - 2009 yılları arasında dünya şampiyonu olan Pluripremiata dondurmacısı.
Siena
Siena Dom'u (Duomo: Şehrin en büyük katedrali)
Siena'da, at yarışları ile ünlü Campo Meydanı. Aslında adet oturarak fotoğraf çektirmekmiş. Yerler çimen kaplıymışcasına yer yer oturan gruplar, şarkı söyleyen gençler enteresandı.
Toskana'da Toskana kırmızısına birebir şahit olduğumuz tuğla evler.
Siena ile birlikte en çok beğendiğim şehir, Arno nehri üzerine kurulu, Rönesans'ın merkezi Floransa oldu.
Floransa Dom'u (Duomo: Şehrin en büyük katedrali)
Floransa katedralinin karşısında bulunan Aziz Giovanni Vaftizhane'sinin Lorenzo Ghiberti tarafından yapılan kapılarından bir kesit. Orjinalleri katedralin içindeki müzede muhafaza ediliyor.
İtalyan şair Dante Alighieri, pekçok sanatçı, Rönesans liderleri ve Medici ailesini içeren kişiler burada vaftiz edildiler. Bu kapılar, Michelangelo tarafından güzelliğinden dolayı ve Rönesansın başlangıcı olarak söylendiğinden "the Gates of Paradise" ("Cennetin Kapıları") olarak isimlendirildi. Kaynak: Vikipedi
Gördüğümde kendimi kaybettiğim için, aklınıza gelen her renkte gerçek deri çanta ve kemerlerin satıldığı pazar ve mağazaların fotoğrafını çekmediğim için üzgünüm gerçekten. Benim mor ve yeşilimin bir arada kullanıldığı çantalar bile oldukça fazla sayıdaydı. Sokaklar buram buram deri kokuyor.
Bir sonraki son yazıda Venedik ve Milano görüntüleri yer alacak.
İtalyan şair Dante Alighieri, pekçok sanatçı, Rönesans liderleri ve Medici ailesini içeren kişiler burada vaftiz edildiler. Bu kapılar, Michelangelo tarafından güzelliğinden dolayı ve Rönesansın başlangıcı olarak söylendiğinden "the Gates of Paradise" ("Cennetin Kapıları") olarak isimlendirildi. Kaynak: Vikipedi
Gördüğümde kendimi kaybettiğim için, aklınıza gelen her renkte gerçek deri çanta ve kemerlerin satıldığı pazar ve mağazaların fotoğrafını çekmediğim için üzgünüm gerçekten. Benim mor ve yeşilimin bir arada kullanıldığı çantalar bile oldukça fazla sayıdaydı. Sokaklar buram buram deri kokuyor.
Bir sonraki son yazıda Venedik ve Milano görüntüleri yer alacak.
4 yorum:
Fotograflar cok guzel. Pisa kulesindeki pozunuzu da cok sevdim. Paylasiminiz icin tesekkurler.
Bende cok seneler once boyle bir tura katilmisdim :Roma ,floransa,Venedik.Ve sizin gibi cok etkilenmisdim.
Sunu dusunmusdum, onlarin dedeleri bizimkilerden cok farkli.Sizce oyle degil mi? turkan akgun
Evet, çok güzel ve tanıdık yerler...aynı yerleri dolaşmıştık birkaç sene önce,aynı kareleri çekmiştik :)Çok sevdim o eski dar sokakları,binaları...
italya :) hayalimdeki ülke. En az 6 ay yaşamak istiyorum.
Yorum Gönder